pulpit ne demek?
- Kürsü, minber, iletişim aracı, pruva korkuluğu, yelkenli kenar parmaklığı, kontrol noktası
- Mimber, kürsü
- Vaizler sınıfı.
- Diş pulpulasının yangısı
- Pulpitis
pulpit orator
- Hatip, vaiz, hutbe okuyan kimse
pulpiteer
- Politik konuşma yapmak