prim of foreign exchange ne demek?

  1. Döviz özencesi

döviz

  1. Ülkeler arası ödemelerde kullanılabilecek para, çek ve poliçe vb. her türlü ödeme aracı.
  2. Yabancı ülke parası.
  3. Propaganda, tanıtma amacıyla üzeri yazılmış bez veya karton.
  4. Yabancı para cinsinden ödemeye aracılık eden kambiyo senetleri, kredi kartları gibi araçlar ile yabancı kâğıt ve madeni para.
  5. Bk. istence
  6. Fr. Yabancı devlet parası.
  7. (en)Exchange, foreign exchange.
  8. (en)Foreign currency.
  9. (en)Currency.
  10. (en)Foreign exchange.

prim

  1. İşveren tarafından iş yapanı isteklendirip verimini artırmak veya sonuca daha kolay ve çabuk ulaşmak amacıyla verilen para
  2. Sigorta kuruluşlarına bağlı olanların ödemek zorunda oldukları ücret.
  3. Pay senetlerinin asıl fiyatı ile piyasa fiyatı arasındaki artış.
  4. Bk. değer payı
  5. Bk. kazanmalık
  6. Bk. kazanmalık.
  7. (en)Premium.
  8. (en)Bonus.
  9. (en)Bounty.
  10. (en)Contango.

prim and proper

  1. Aşırı kuralcı, aşırı titiz (kuralcı)

of

  1. Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
  2. (en)Ugh!.
  3. (en)In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
  4. (en)Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
  5. (en)Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
  6. (en)Oil filters.
  7. (en)Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
  8. (en)Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
  9. (en)Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
  10. (en)Optional Form Source: US EPA.

foreign

  1. Yabancı, ecnebi
  2. Harici, dış
  3. İlgisi olmayan
  4. Yabancı, dış

Türetilmiş Kelimeler (bis)

primprim and properprim belgeleriprim of importprim of qualityprim oranlarıprim up ones mouthprim yapmakprimaprima balerinpriapismpriapitpriapitispriapizmPriapulidaofof a certain ageof a certain lengthof a certain qualityof a collapseof a deviceof a good familyof a hogof a kindof a moment agooo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın