posasız ne demek?
- Posası olmayan.
posasını çıkarmak
- Bir kişi veya şeyi sonuna kadar sömürmek
- Birini çok dövmek
posa
- Suyu alınmış her tür yiyecek maddesinin artığı.
- Tortu, çökelti.
- Ezilmiş pancarın soğuk suda birkaç kez sıkılmasından sonra geriye kalan ve suda erimeyen artık.
- Meyve, kök veya dallardan öz suyun çıkarılmasından sonra geriye kalan katı kalıntı.
- Sediment.
- Dregs.
- Settlings.
- Faeces.
- Tailings.
- Dreg.