plummet ne demek?
- Dimdik düşmek, dalmak
- Şakül kurşunu, iskandil kurşunu, çekül
- Yük, ağırlık, sıkıcı ,şey, sıkıntı
- Dikine düşmek.
dimdik
- Çok dik.
- Sağlıklı, zinde
- Sıkıntıları karşılayacak durumda olan, baş eğmeyen, metin.
- Çok dik bir biçimde.
- Sağa sola sapmadan, dosdoğru
- Kaskatı, çok sertleşmiş olarak.
- Dikkatli, ısrarlı (bakış).
Bold upright.
Erect.
Sheer.
plummeted
- Dikey (düşen)
plummer winson sendromu
- Demir eksikliği ve anemisinde görülen yutkunma güçlüğü, ağız ve yutak mukozaları atrofisi.