plank oneself down ne demek?
- Pat diye oturmak
pat
- Yassı, basık
- Yassı bir şeyle vurulduğunda çıkan ses.
- Birleşikgillerden, kasımpatına benzeyen bir çiçek.
- Bu çiçek biçiminde elmas iğne.
- Thud.
- In a pat manner.
- The sound made by a gentle blow exactly suited to the occasion; 'a pat reply' completely or perfectly; 'he has the lesson pat'; 'had the system down pat'.
- The sound made by a gentle blow.
- Light touch or stroke.
- Pat or squeeze fondly or playfully, especially under the chin.
plank
- Kalın tahta, döşemelik tahta
- Tahta döşemek, tahta kaplamak, kalas döşemek, kalasla desteklemek
- Dayanak, destek
- Parti programında madde
- Kalas döşemek, tahta kaplamak
- Kızartıp veya haşlayıp servis yapmak
- Fırlatmak
plank bed
- Tahta yatak (şiltesiz)
oneself
- Kendisi, bizzat, kendi kendine.
- Kendine, kendisi, kendi, kendi kendini, kendini
down
- Aşağıya doğru
- Keyifsiz, morali bozuk
- Hav
- Aşağı, aşağıya
- Aşağı indirmek, alaşağı etmek, yere yıkmak, devirmek, düşürmek
- İniş
- İnce kuş tüyü, yonda
- İnce tüy, ayva tüyü
- Yenmek (sporda)
- Bir yudumda içmek, mideye indirmek.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
plankplank bedplank downplank flooringplank outplank timberplank toplankedplankingplankoteplanplan kontr planplan aheadplan assetsplan bölgesioneselfoneself ile gitmekoneself ile kendini adamakonesones bestones better halfones better selfones chief aversiononeone a pieceone a.m.one act playone address