pikelet ne demek?
- Bir tür pide
bir
- Sayıların ilki.
- Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı.
- Bu sayı kadar olan.
- Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı).
- Tek.
- Beraber.
- Eş, aynı, bir boyda.
- Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek.
- Kuyu. (Osmanlıca'da yazılışı: bi'r)
- Yıldırım. Bulutdan buluta veya bulutdan yere elektrik boşanması.
pikeli
- Spiccato
pike
- Kabartmalı pamuklu kumaş.
- Bu kumaştan yapılan yatak örtüsü.
- Uçağın yüksekten, hedef üzerine büyük bir açı ile inmesi.
- Uçağın yüksekten hedefin üzerine dik olarak saldırması.
- Otoyol, anayol. Paralı yol.
- Yüksek bir yerden suya dik olarak dalma.
- İyi ayrılamama sebebiyle un veya irmik içerisinde kalmış olan, gözle görülebilen, iri ve koyu renkli kepek vb. parçacık.
- Dolaşma boyunca gergin gövdenin ağırlığını parmak uçlarında taşıma.
- Dive.
- Diving.