pişmek ne demek?
- İşe alışıp beceri ve ustalık kazanmak, zorlukları göğüslemek
Ama ticarette küçükten pişmek lazım.
S. F. Abasıyanık - Herhangi bir iş için konuşup hazırlanmak.
- Bunalacak kadar sıcaklık duymak.
- Ateşte, fırında, kaynar suda veya yağda ısı etkisiyle yenilebilir duruma gelmek.
- Isıtma sonucu belirli bir kullanıma uygun duruma gelmek.
- Meyve olgun duruma gelmek
... yere düşenlerin beraberce yenmesine önce ses çıkarmadılar, fakat yemişler pişip tatlılaşınca iş değişti.
R. H. Karay - Pişik oluşmak.
- Bir konuyu iyice öğrenmek.
- Cook.
- To be cooked.
- To ripen.
- Mature.
- To break out in a rash.
- To suffer from the heat.
- To cook.
- To mature.
- To become experienced.
- To be fired.
- To bake.
- To broil.
- To acquire experience.
- To become covered with a rash.
pişme
- Pişmek işi
- Slovo, pisme.
pişmemek
- (neg. form of pişmek) be cooked, be baked, be roasted, cook, bake, roast, be hardened, sophisticate.