pişman etmek ne demek?
- Pişman olmasını sağlamak.
- To make sb feel sorry.
pişman
- Yaptığı bir işin veya davranışın olumsuz sonucunu görerek üzülen, nadim.
- Regretful.
- Sorry.
- Penitent.
- Repentant.
- Contrite.
- Remorseful.
- Rueful.
- Hot under the collar.
pişman olan kimse
- Penitent.
pişman olmak
- Yaptığı bir işin yanlış ya da uygunsuz sonuç verdiğini anlayarak üzülmek.
- Regret.
- Repent.
- To regret sth / having done sth.
- To feel remorse for sth / having done sth.
- Smart.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.