pervasız ne demek?
- Çekinmez, sakınmaz, korkusuz (kimse)
Hele hanımlar, şık mı şık, açık saçık, ama pervasız ve uzak hanımlar.
T. Buğra - Çekinmeden, sakınmadan, korkmadan, biperva
Onları kimsenin görmediğine emin olunca pervasız konuşmaya başladılar.
M. YesariPervasız hareketleri dikkat çekiyordu, bu cesareti nereden toplamıştı.
- Fearless.
Daring.
Gutsy.
Reckless.
Careless.
Devil-may-care.
Bluff.
Daft.
Fond.
Harum-scarum.
Unrestrained.
Devil- may-care.
Devilish.
Devil may care.
Heedless.
Nervy.
Rakish.
pervasızca
- Pervasız bir biçimde, çekinmeden, sakınmadan
- Baş bodoslaması gagayı andırır biçimde yapılmış ticaret yelkenlisi, gagalı.
Carelessly.
pervasızlık
- Çekinmezlik, sakınmazlık, korkusuzluk
Derring do.
Recklessness.