parazit ne demek?

1. Asalak
2. Radyo, televizyon, telsiz vb. aygıtların yayınına karışan yabancı ses veya cızırtı.
3. Herhangi bir işte, olayda sorun çıkaran kimse.

   Zaten ilk fırsatta dökülecek parazitlerdir ki bu sözlerimize gücenip kıyametleri koparmışlardır.

   A. H. Çelebi

4. Vericilerin ürettiği dalgaların dışında, elektrik yüklerinin hızlı yer değiştirmesinden doğan ve bu dalgaların ilettiği yayını bozan radyoelektrik yayın.
5. Asalak
6. Bk. asalak
7. Bk. asalak.
8. Beslenmesini bir başka organizmadan sağlayan bir organizma. Fotoparazitler; sebze parazitleri (bakteri ve fungi) hayvan parazitleri (protozonlar, metazonlar, solucanlar vb.). Bunların her biri ayrıca arasıra, geçici, torunlu ve sabit, durgun, hünerli olmak üzere alt gruplara ayrılır.
9. Canlı bir organizmanın üzerinde veya içerisinde organizmanın zararına yaşayan bitki veya hayvan, asalak. İnsanların, hayvanların ve bitkilerin üzerinde veya içerisinde bu canlıların aleyhine yaşayan canlılar. Kimi yazarlar bakteri ve virüsleri da parazit olarak ifade etmektedirler.
10. Bakışımlı ikizlerden eksik gelişen ve daha küçük kalmış yavru, dölüt içinde dölüt. Normal gelişim gösteren ikize sıkı bir biçimde yapışmış ve normal yavrunun içine girmiş olarak bulunur.
11. Yun. Radyo gibi ses veya elektrik aletlerinin zırıltı ve gürültü çıkarması.
12. Asalak.
13. White noise.
14. Statics.
15. Parasit.
16. Parasital.
17. Parasitical.
18. Parasitic.
19. Parasite.
20. Interference.
21. Atmospherics.
22. Strays.
23. Noise.
24. Cestode.
25. Cestoid.
26. Helminth.
27. Vermin.
28. Bloodsucker.
29. Drone.
30. Atmospherics, interference.
31. Leech.
32. Static.
33. Sponger.
34. Cadger.
35. Jamming.
36. Babble.
37. Static disturbance / distortion.
38. Sponge.
39. Parasit
40. Atmosphärische Störung, Rauschen, Störgeräusch
41. Parasit
42. Parasite

asalak

1. Bir canlıda sürekli veya geçici yaşayarak ona zarar veren başka canlı, parazit.
2. Başkalarının sırtından geçinen (kimse), abacı, ekti, tufeyli.
3. (Yun. para: yanında; sitos: besin) Başka bir organizmanın içinde ve üzerinde, kendisine besin ve barınak temini için kendi yararına fakat o organizmaya zarar vererek yaşayan canlı. Parazit.
4. Bir canlının içinde veya üzerinde, sürekli ya da geçici olarak besin ve yer sağlama amacıyle yaşayan başka canlı; ekti, yelmeşik, parazit.
5. Parazit.
6. Başka hayvan veya bitkilerin üstünde yaşayan ve onlara zarar veren hayvan veya bitki. Parazit.
7. Bir canlının içinde veya üzerinde sürekli veya geçici olarak besin ve yer sağlamak amacıyla yaşayan diğer canlı organizma, parazit.
8. Parasital.
9. Parasitic.
10. Parasitical.

asalak

1. Bir canlıda sürekli veya geçici yaşayarak ona zarar veren başka canlı, parazit.
2. Başkalarının sırtından geçinen (kimse), abacı, ekti, tufeyli.
3. (Yun. para: yanında; sitos: besin) Başka bir organizmanın içinde ve üzerinde, kendisine besin ve barınak temini için kendi yararına fakat o organizmaya zarar vererek yaşayan canlı. Parazit.
4. Bir canlının içinde veya üzerinde, sürekli ya da geçici olarak besin ve yer sağlama amacıyle yaşayan başka canlı; ekti, yelmeşik, parazit.
5. Parazit.
6. Başka hayvan veya bitkilerin üstünde yaşayan ve onlara zarar veren hayvan veya bitki. Parazit.
7. Bir canlının içinde veya üzerinde sürekli veya geçici olarak besin ve yer sağlamak amacıyla yaşayan diğer canlı organizma, parazit.
8. Parasital.
9. Parasitic.
10. Parasitical.

parazit akımı

1. Disturbing current.

parazit belirleme

1. Jam detection

Türetilmiş Kelimeler (bis)