overpass ne demek?
- Üst geçit
- Üstten geçen yol
- Üstünden geçmek
- Geçmek, üstesinden gelmek
- Görmezlikten gelmek.
- Görmemezlikten gelmek, üstünden geçmek
üst
- Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı, fevk, alt karşıtı
- Bir şeyin görülen yanı, yüzü
- Bir şeyin dış yüzü, yüzey
- Giyecek, giysi.
- Birine göre yüksek aşamada olan kimse, mafevk.
- Vücut, beden.
- Artan, geriye kalan bölüm
- İlgilenilen, üzerinde durulan konu.
- Bir niceliğin sağüst köşesine, kaçıncı kuvvete yükseltileceğini göstermek için yazılan sayı.
- Exponent.
overparticular
- Aşırı titiz, çok seçici; aşırı özenli
overpay
- (-paid, -paying) fazla ödemek
- Değerinden fazla ödemek.
- Fala ödemek