noon time ne demek?
- Öğle
öğle
- Öğle ezanı.
- Öğle namazı
- Gün ortası
- Ezanı.
- Namazı
- Güneşin öğlen çemberi üzerine geldiği an.
- Midday.
- Noon.
- Noon day.
- Noon tide.
noon tide
- Öğle
noon day
- Öğle
time
- Kez, defa.
- Zamanlamak; (belirli bir zamana) denk getirmek, rastlatmak, (belirli bir zamana göre) ayarlamak, planlamak.
- Vakit, zaman
- Ayarlamak, kurmak, zamanlama yapmak, saat tutmak, süre tutmak, temposunu belirlemek, tempo tutmak
- Saat tutmak
- Ayarlamak
- Uydurmak
- Tempo tutmak.
- Süre, müddet
- Devir, devre
Türetilmiş Kelimeler (bis)
noon tidenoon daynoon prayernoonnoondaynooningnoontidenoontimenooanaleptiknoodlenoodles vermicellinoodles vermicelli chicken broth soupnooktimetime after timetime allowedtime and a halftime and againtime and data stampingtime and mileagetime and motion studytime and time againtime applicationtimtimalidaetimalya kuşugillertimalyakuşugillertimar