nasihat etmek ne demek?
- Öğüt vermek, akıl vermek.
Ayrılırlarken anası Ayşe'ye son bir nasihat verdi.
N. CumalıDinle sana bir nasihat edeyim / Hatırdan gönülden geçici olma
Karacaoğlan - To advise.
- To counsel.
- Admonish.
nasihat eden kimse
- Monitor
nasihat baladı
- Bk. öğütsel balad
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.