mukaddes ne demek?
Kökeni: Arapça
- Kutsal.
Bizim vazifemiz her şeyden mukaddestir.
Ö. Seyfettin - Mübarek.
- Temiz ve pak.
- Takdis edilmiş, mübarek kutsal temiz.
- Noksanlardan uzak.
- Takdis edilmiş olan.
- Bk. kutsal
- Holy kutsal.
- Holy.
- Sacral.
- Sacred.
kutsal
- Güçlü bir dini saygı uyandıran veya uyandırması gereken, kutsi, mukaddes.
- Tapınılacak veya yolunda can verilecek derecede sevilen, kutsi, mukaddes
- Bozulmaması, dokunulmaması, karşı çıkılmaması gereken, üstüne titrenilen.
- Tanrı'ya adanmış olan, tanrısal olan.
- Ahlaksal yetkinliğe ulaşan, bu yolla Tanrı'ya yakınlaşan kişilerin niteliği (azizler, evliyalar, ermişler).
- Güçlü bir dinsel saygı uyandıran veya uyandırması gereken kimse, mukaddes.
- Tapınılacak veya yolunda can verilecek derecede sevilen.
- Uğur getirdiğine inanılan.
- Kudsi, kutlu mübarek, mukaddes.
- Holy.
mukaddes ağaç
- Bk. kutsal ağaç
mukaddes emanet
- Relic