muhtelif ne demek?
- Çeşit çeşit, çeşitli, türlü
Genç kız ve arabacı, birbirlerine muhtelif hislerle bakışarak beklediler.
P. SafaBu bulut, gece düşen şahabın, yanarak bıraktığı muhtelif renkli bir dumandı.
H. S. Tanrıöver - Zıt, birbirini tutmayan.
- Çeşit çeşit, tür tür
- Çeşitli. Bir türlü olmayan. Birbirine uymayan.
Sundry.
Various.
Different çeşitli.
Türlü.
Diverse.
Of various sorts.
Assorted.
Different.
Miscellaneous.
Multifarious.
Several.
muhtelif tavır
- Bk. karşıtutum
muhtelifül cins
- Çeşit çeşit cinste. Muhtelif cinste. (Osmanlıca'da yazılışı: muhtelif-ül cins)