merik ne demek?
- Yaşlı adam.
- Yeni gelin.
- Usfur otu.
yaşlı
- Yaşı ilerlemiş, kocamış, ihtiyar (kimse)
- Yaşı ilerlemiş kimse
- Yaşla dolmuş (göz)
- Yaşlanmış olan.
Aged.
Doddered.
Elderly.
Overaged.
Senior.
Stricken in years.
merikarp
- (Yun. meros: parça; karpos: meyve) 1. Birleşik ovaryumdan meydana gelmiş ancak karpellerin birleşme yerlerinden yarılarak ayrılan tek tohumlu kuru meyvelerden her biri. 2. Şizokarp meyveleri oluşturan parçalardan her biri.
Mericarp.
Méricarpe
merikismus
- Geviş getirme.
Merycismus.