menşur ne demek?
Kökeni: Arapça
- Genellikle serdarlık, Kırım hanlığı, vezirlik, kazaskerlik, Eflâk ve Buğdan voyvodalığı ve valilik gibi yüksek orunlara atananlar için çıkarılan padişah buyruğu.
- Padişah tarafından verilen vezirlik vb. bir unvanı gösteren bir ferman türü.
- Neşrolunmuş, dağıtılmış, yayılmış.
- Yayılmış, dağıtılmış, neşredilmiş.
- Herkese ilan edilmiş.
- Prizma.
- Bk. biçme
biçme
- Yontulmuş yapı taşı.
- Prizma.
- Biçmek işi.
- Karşı güreşçinin ayağını tırpanla yerden kesip devirme.
- Kullanılacağı ışığa uygun, saydam maddeden (örneğin görünür ışık için camdan, morötesi ya da kızılaltı için kuvarstan) yapılma üçgenbiçme; sinema ve televizyonda çeşitli optik dizgelerde ya da optik hilelerde kullanılır.
Prism, optical prism.
Plank.
Deal.
Cutting.
Sawing.
menşur ı şib i maini i münharif mecmuası
- Bk. üç eğimli dizge
menşur i şib i maını münharif mecmuası
- Bk. eşeğimli dizge