marizine kaymak ne demek?

  1. Üzerine çullanıp dövmek, dayak atmak.

    Öyle bir şakalaşma ki yekdiğerine cidden marizine kaymaktan hiç farkı yok.

    H. R. Gürpınar

mariz

  1. Dayak, dövme
  2. Hastalıklı, hasta olan.
  3. (Maraz. dan) Hasta. İlletli. Dertli.
  4. (en)Sick.
  5. (en)Sickly.
  6. (en)Tanning.

mariz atmak

  1. Dövmek.

kaymak

  1. Sütün veya yoğurdun yüzünde zar durumunda toplanan, açık sarı renkli, koyu yağlı katman.
  2. Sütü yayvan kaplar içinde ve hafif ateşte tutarak elde edilen koyu, yağlı öz.
  3. Yağmur ve selden sonra toprağın üzerinde kalan özlü tabaka.
  4. Bir şeyin en iyi ve seçkin bölümü.
  5. Düz, ıslak, donmuş veya kaygan bir yüzey üzerinde sürtünerek kolayca yer değiştirmek
  6. Kaygan bir yüzey üzerinde birdenbire dengesini yitirmek.
  7. Yerini değiştirmek
  8. Durum değiştirmek.
  9. Anlamı değişmek.
  10. Kurtulmak.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

marizmariz atmakmarizanemarizlememarizlemekmari banyosumariamaria callasmaria eva duarte de peronmaria montessorikaymakkaymak altıkaymak ayırıcıkaymak ayırma aletikaymak ayiricikaymak bağlamakkaymak fiyatkaymak gibikaymak kağıdıkaymak kısmıkaymakayma açısıkayma devimikayma düzlemikayma fıtığı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın