mahvolmak ne demek?
- Yok olmak
Bu derece intibak kabiliyeti, tekâmül kuvveti olan dinamik bir millet olmasak mahvolurduk.
O. S. Orhon - Bozulup yararsız duruma gelmek.
- Onulmaz duruma gelmek.
- Boşa gitmek, heba olmak.
- Be perished with.
- Go to the dogs.
- Go phut.
- Go to rack and ruin.
- Go to ruin.
- Be ruined.
- Go smash.
- Be destroyed.
- Canker.
- Go down.
- Lie in ruins.
- Shipwreck.
- Smash.
- Smash up.
- Go west.
- Shatter.
- To be destroyed.
- To be ruined.
- To be spoiled.
- To be cut up.
- To be obliterated.
- To be wiped out.
- To go to the dogs.
- Fall.
- Perish.
- To go to pot.
- To go smash.
yok
- Bulunmayan, mevcut olmayan (nesne, kimse vb.), var karşıtı.
- Yasaklanmış olan şey, yasak.
- Olmayan, bulunmayan şey.
- "Hayır" anlamında kullanılan bir söz.
- Birbirine karşıt iki cümleden, ikincisinin başına getirilen bir söz.
- Birinin söylediği sözlerden genelde kuşkulanıldığında veya sözler hafifsendiğinde kullanılan bir söz
- Savunulan bir düşünceyi doğrulayan sözün başına getirilir.
- Keenlemyekün.
- Nitelikleri bakımından başkalarıyla karşılaştırıldığında eksiği olmayan, denk olan.
- Absent.
mahvolma
- Mahvolmak işi.
- Burton.
- Destruction.
- Perdition.
- Ruination.
- Smash.
- Smash up.
mahvolma sebebi
- Undoing