yok ne demek?
- Bulunmayan, mevcut olmayan (nesne, kimse vb.), var karşıtı.
- Yasaklanmış olan şey, yasak.
- Olmayan, bulunmayan şey.
- "Hayır" anlamında kullanılan bir söz.
- Birbirine karşıt iki cümleden, ikincisinin başına getirilen bir söz.
- Birinin söylediği sözlerden genelde kuşkulanıldığında veya sözler hafifsendiğinde kullanılan bir söz
Yok ben seni adam ettim, yok haddini bil, yok üstümüze düşeni yapalım.
A. İlhan - Savunulan bir düşünceyi doğrulayan sözün başına getirilir.
- Keenlemyekün.
- Nitelikleri bakımından başkalarıyla karşılaştırıldığında eksiği olmayan, denk olan.
- Absent.
- Unavailable.
- Ain't.
- Away.
- Nope.
- Lacking.
yok ananın örekesi
- (argo) saçma bir söze karşı verilen karşılık
yok bahasına satış
- Düşük ederle satma, alçak değerle elden çıkarma.
- Sale under price.
- Mévente