mülahaza ne demek?
- Düşünce
Bu mülahazaya binaen, padişaha hitaben bir telgrafname hazırlandı.
Atatürk - Mütalaa. Dikkatle bakmak. İyice düşünüp bir işin hakikatını tetkik etmek. Tefekkür, düşünce.
- Bk. düşünce
- Observation.
- Considered though.
- Consideration.
düşünce
- Düşünme sonucu varılan, düşünmenin ürünü olan görüş, mütalaa, fikir, mülahaza, ide
- Dış dünyanın insan zihnine yansıması.
- Niyet, tasarı.
- Tasa, kaygı, sıkıntı.
- İlke, yönetici sav.
- Zihinde tasarlanan, canlandırılan şey.
- Bir işin gerçekleşmesi ya da bir sorunun çözümü için zihince tasarlanan, aranıp bulunan yol.
- Düşünce sonucu bilincine varılan herhangi bir şey.
- Thinking.
- Reasoning.
düşünce
- Düşünme sonucu varılan, düşünmenin ürünü olan görüş, mütalaa, fikir, mülahaza, ide
- Dış dünyanın insan zihnine yansıması.
- Niyet, tasarı.
- Tasa, kaygı, sıkıntı.
- İlke, yönetici sav.
- Zihinde tasarlanan, canlandırılan şey.
- Bir işin gerçekleşmesi ya da bir sorunun çözümü için zihince tasarlanan, aranıp bulunan yol.
- Düşünce sonucu bilincine varılan herhangi bir şey.
- Thinking.
- Reasoning.
mülahazasıyla
- Düşüncesiyle.
- With the thought that
mülahazat
- Düşünceler.
- (Mülahaza. C.) Mülahazalar. Düşünceler. Akıldan geçenler.
- Considered thoughts.
- Observations.