mübalağa ne demek?

  1. Darmadağınık, işe yaramaz, bozuk, kötü.
  2. Yorgun, bitkin.
  3. Abartma.
  4. Bk. üstünlük derecesi
  5. Bk. obartma
  6. (en)Hyperbole.
  7. (en)Exaggeration abartma.
  8. (en)Abartı.
  9. (en)Overstatement.
  10. (en)Exaggeration.

üstünlük derecesi

  1. En, çok zarfıyla sıfat veya başka zarfların nitelik ve nicelik bakımından kazandıkları en üstün anlam.
  2. En, pek belirteçleriyle, sıfat veya başka belirteçlerin kavram bakımından üstün dereceye ulaştırılması: Hayatta en hakikî mürşit ilimdir; En güzel çocuk sendin; Çocuklarca en çok sevilen hayvan, kedi veya köpekmiş; Bu konuda söylenecek pek çok söz var vb.
  3. (en)Superlative.
  4. (fr)Superlatif

mübalağa etmek

  1. Abartmak.
  2. (en)[mübalağa etmek] shoot off one's mouth.
  3. (en)Shoot off one's mouth.

mübalağacı

  1. Abartıcı.
  2. (en)Exaggerator.
  3. (en)Loud.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

mübalağa etmekmübalağacımübalağacılıkmübalağacuyanemübalağalımübalağalı ismi failmübalağalı konuşmakmübalağalı oynamakmübalağasızmübalagamübalagat
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın