lisanı hal ne demek?
- Hal dili. Bir şeyin görünüşü ile bir mana ifade etmesi (Bak: Hal)(Akılları gözlerinde olan avama ders veren fiildir, lisan-ı haldir.)(Bütün mevcudat, her birisi birer mahsus tesbih ve birer hususi ibadet, birer has secde ettikleri gibi, bütün kainattan Dergah-ı İlahiyeye giden bir duadır. Ya, istidad lisaniyledir: Bütün nebatat ve hayvanatın duaları gibi ki; her biri lisan-ı istidadı ile Feyyaz-ı Mutlak'tan bir suret taleb ediyorlar. Ve Esmasına bir mazhariyet-i münkeşife istiyorlar. S.) (Osmanlıca'da yazılışı: lisan-ı hal)
lisanı edeb
- Edeb ve edebiyat dili, lisanı. (Osmanlıca'da yazılışı: lisan-ı edeb)
lisanı gayb
- Gaybın haberlerini bildiren dil. Ahiret ahvalini veya bizce bilinmeyen gayb hükmündeki haberleri söyleyen. "Kur'an-ı Kerim" (Osmanlıca'da yazılışı: lisan-ı gayb)
hal
- Bir şeyin içinde bulunduğu şartları veya taşıdığı niteliklerin bütünü, durum, vaziyet
- Davranış, tutum, tavır
- Şimdiki zaman, içinde yaşanılan zaman
- Güç, kuvvet, takat.
- Kötü durum, sıkıntı, dert.
- Durum.
- Çözme, çözülme.
- Eritme.
- Karışık bir sorunun içinden çıkma, sonuca varma.
- Sebze, meyve, bakliyat vb.nin satıldığı yer.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
lisanı edeblisanı gayblisanı kallisanı maderzadlisanı nahvılisanılisanıhallisanımünasiplisanlisan gerekliliğilisan hududulisan ı millılisan kabiliyetiLisalisamlisamehalhal aykırılığıhal böyle ikenhal çekerliğihal değişikliğihal değişimihal değişkenihal denklemihal dilihal dosyalarıhaha ... ha ...ha aretzha babamha babam de babam