linç etmek ne demek?
- Yargılamadan öldürmek.
Yakalamışlar adamı. Ahali linç edecekmiş az kalsın.
S. F. Abasıyanık - To lynch.
linç ederek
- Lynching
linç kanunu
- Mob law.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.