ligature ne demek?
- Bağ
- Bağlama, raptetme
- Bağlamak, bir araya getirmek
- Bir iplik veya kordonla bağlama işlemi
- Kan damarını bağlamak için kullanılan tel veya iplik (Tıp)
- Açılmış bir damarın bağlanması (Tıp)
- Bir dişi apareye, ark teline veya diğer bir dişe bağlamak için ortodontide kullanılan tel veya iplik
bağ
- Bir şeyi başka bir şeye veya birçok şeyi topluca birbirine tutturmak için kullanılan ip, sicim, şerit, tel vb. düğümlenebilir nesne.
- Sargı.
- İlgi, ilişki, rabıta
- Kemikleri birbirine bağlamaya, iç organları yerinde tutmaya yarayan lif demeti.
- Bir halat üzerine atılan sağlam, düzgün ve istendiğinde kolayca çözülebilen her türlü düğüm.
- Nota yazarken yan yana gelen aynı veya farklı değerdeki notaların birbirine bağlanarak çalınacağını belirtmek için yapılan yay biçimindeki işaret.
- Üzüm kütüklerinin dikili bulunduğu toprak parçası
- Bağlam, deste, demet.
- Meyve bahçesi.
- Bir özdecik oluşumunda iki öğeciğin kimi dış eksiciklerinin ortaklaşa kullanımı ile ya da eksicik alışverişi ile sağlananbağlanım.
ligat
- Ses, seda.
ligate
- (kan damarını) bağlamak.
- Bağlamak, raptetmek (kan damarı)