lemon dab ne demek?
- Dere pisisi
dere
- Genellikle yazın kuruyan küçük akarsu.
- Bu akarsuyun yatağı.
- İki dağ arasındaki uzun çukur.
- Damlarda yağmur sularını toplayarak oluğa veren çinko veya kiremit yol.
- Boyu, beslenme teknesi ve aşırı taşkın dışında taşıdığı su niceliği ile en küçük akarsu.
- Genellikle yazın kuruyan küçük akarsu.
- To hurt; to harm; to injure.
- Harm.
- Valley.
- Brook.
lemon drop
- Limon şekeri
lemon drops
- Limonlu şekerler, ekşi bonbonlar, limon tadı olan şekerler
dab
- Bk. döviz alım belgesi
- Şan ve şeref, haysiyet.
- The German Pharmacopoeia.
- Dokunma, hafif vuruş
- Yumuşak veya ıslak bir şeyin bir parçası.
- Hafif hafif vurmak, hafifçe dokunmak, hafifçe sürmek; parmak izi bırakmak; kurulamak, klişe yapmak
- Pisibalığına benzer bir balık.
- Hafifçe vurmak, dokunmak.
- Dili uzman.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
lemon droplemon dropslemon and sugar syruplemon balmlemon butterlemonlemon frostedlemon grasslemon juicelemon peellemografilemolojilemlemalemai icazlemanlemanisardabdab atdab handdabakdabak hastalığıdabanbağıdabandemiridabanmısırdanıdabardabasementdada capoda conversionda costa eritrokeratodermisida costa sendromu