lekeleme ne demek?
- Lekelemek işi.
- Namusa dokunur bir suç yükleme, iftira etme
Eski müdürlerini her gittikleri yerde olmadık iftiralarla lekelemeye çalışıyorlardı.
H. Taner - Belge üzerindeki herhangi bir bölümün görünmesini engellemek amacıyla mürekkep veya başka herhangi bir kimyasal madde ile kapatma.
- Ayrışan, yükseltgenen suverme yağlarının ya da ayarsız fırın atmosferlerinin, metal yüzeyleri lekeli duruma sokmaları olayı.
- Aspersion.
lekelemek
- Bir şeyi kirletmek, bir şey üzerinde leke oluşturmak.
- Birine, namusa dokunur bir suç yüklemek
- To stain.
- To soil.
- To sully.
- To besmirch.
- To blacken the name of.
lekelemek
- Bir şeyi kirletmek, bir şey üzerinde leke oluşturmak.
- Birine, namusa dokunur bir suç yüklemek
- To stain.
- To soil.
- To sully.
- To besmirch.
- To blacken the name of.
lekelememek
- Form of lehimlenmek) stain, blot, besmirch, defile, asperse, dishonor, attaint, bastardize, bedaub, befoul, blacken, blemish, blotch, blur, brand, breathe upon, cloud, dirty, discolor, discolour [Brit.], fleck, flecker, maculate, mottle, slur, smear, smirch, smudge.