laughing out loud ne demek?
- Yüksek sesle gülme, kahkahalarla gülme
laughing
- Güldürücü
- Gülen, güldüren
- Gülme, gülüş
- Gülme
laughing gas
- Azot monoksit gazı
- Güldürücü gaz
out
- Dışarı çıkarmak, çıkarmak, dışarı atmak, kovmak, nakavt etmek
- Ünlem,, dışarı dışarıda
- Dışarıya
- Dışında
- Arasından
- Meydana, ortaya
- Sız (kalmış)
- Bütün bütün, tamamen: sonuna kadar
- Yüksek sesle
- Edat dışarıya, dışarıda
loud
- Yüksek, gürültülü, parlak, kaba
- Yüksek (ses)
- Gürültülü, patırtılı
- Mübalağacı
- Çok parlak (renk)
- Kaba, inceliği olmayan
- Yüksek sesle, gürültü ile
Türetilmiş Kelimeler (bis)
laughinglaughing gaslaughing gulllaughing hyenalaughing jackasslaughing my ass offlaughing so hard my belly laughing so hard my belly hurtslaughing stocklaughing to myselflaughlaugh atlaugh at my expenselaugh awaylaugh downoutout and aboutout and awayout and homeout and outout and outerout at elbowsout at heelsout at the elbowsout backououabainouahtouakarioubliette