latent asidotik stres ne demek?
- Kronik işkembe asidozu.
- Latent acidotic stress.
kronik
- Olayların birbiri ardınca sıra ile yazıldığı tarih, vekayiname.
- Müzmin.
- Uzun süredir bir çözüm getirilmemiş.
- Süregen
- Uzun süredir devam eden; müzmin, süreğen. Bir hastalığın süresinin 4 haftadan daha fazla olması.
- Bir hastalığın uzun süre devam etmesi durumu, müzmin.
- Chronic.
- Chronical.
- Inveterate.
- Obstinate.
latent
- Uyku halinde olma ve belli koşullar oluşunca gelişme yeteneğinde olma durumu.
- Gizli
- Gizli seyreden, klinik olarak belirti vermeyen
- Gelişmemiş, gözükmeyen, belirti göstermeyen
- Belirti göstermeyen, gizli olarak var olan
- Latens: saklanmış
- Uyku halinde olma ve belli şartlar oluşunca gelişme yeteneğinde olma durumu.
- Gizli seyreden, klinik olarak belirti vermeyen.
- Henüz belirgin hale gelmemiş, gizli seyreden, klinik olarak belirti göstermeyen.
- Latent.
latent abilities
- Gizli yetenekler
asidotik
- Acidotic
stres
- Ameliyat şoku, travma, soğuk, coşku vb. etkenlerin organizmada oluşturduğu bozuklukların tümü, ruhsal gerilim.
- Zorlanma
- Canlı organizmasında savunma uyandırıcı etkilerle (stres faktörü) buna karşı oluşan savunma mekanizması.
- Dayanıklılığı azaltan fiziksel veya mental gerilim, gerginlik.
- Canlıların yaşamı için uygun olmayan koşullar.
- Jitters.
- State.
- Tension.
- The jitters.
- Stress disease.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
latentlatent abilitieslatent acidotic stresslatent ambiguitylatent attributelatent classlatent contentlatent defectlatent demir bağlama kapasitesilatent diabetlatenahilatencylatency of activationlatency periodlatency timeasidotikasidofilasidofil adenomasidofil granülositasidofil hücrelerasidofilikasidasidaminüriasideaside dayanıklıaside dayanıklı çelik