kursun tel ne demek?
- Lead wire
lead
- Başında olmak, öncülük etmek, önde gitmek, önderlik etmek
- Sürdürmek, sürmek
- Akımtaşır
- Yol göstermek, rehberlik etmek
- Yönetmek, yönlendirmek, etkilemek, başı olmak, , açmak (kartlarını), götürmek
- Başlatmak
- Rehberlik, kılavuzluk, önde bulunma
- Kalem kurşunu, grafit
- Saçma
- Satırlar arasını açmak için kullanılan ince kurşun cetvel, anterlin
kursun tuncu
- Leaded bronze
kursun asetat
- Acetate of lead
tel
- Telgraf.
- Türlü metallerden yapılmış, kopmaya karşı bir direnç gösteren ince uzun nesne.
- Tencere, çaydanlık vb.ni ovarak temizlemek için kullanılan nesne.
- İnsan saçını oluşturan ipçik
- Bu nesneden yapılmış veya bu biçimde olan.
- Bazı organizmaların demet durumundaki oluşumunu meydana getiren ipçiklerin her biri, lif.
- Türlü metallerden yapılmış, kopmaya karşı direnç gösteren, çalgılarda ses vermesi için kullanılan nesne.
- Elektrik akımının geçmesiyle akkorlaşan,tel biçiminde, tungstenden ya da kömürden iletken.
- Wire.
- Wiry.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kursun tuncukursun asetatkursun pirincikursun vızıldamasıkursun zehirlenmesikursunlu benzinkursu şemskurskurs hacmikurs merkezikursaalkursağını şişirebilen güvercinkurkur bandı sistemikur davranışıkur dosyası eklekur farkıteltel avivtel aviv 25tel aviv museumtel boyutel cambazıtel cheesetel çalismasitel çapıtel çekirdeğitete arikinui dame te atairangikaahute atairangi kaahute reotea