kokmuşluk ne demek?
- Kokmuş olma durumu.
- Fustiness.
kokmuş
- Çürüyüp bozularak kötü kokan, kokuşuk
- Yerinden kımıldamaya üşenen, tembel, miskin.
- Çok bilinen, değersiz, önemsiz
- Smelly.
- Stinking.
- Putrid smelling.
- Fetid.
- Fusty.
- Putrid.
- Rancid.
kokmuş
- Çürüyüp bozularak kötü kokan, kokuşuk
- Yerinden kımıldamaya üşenen, tembel, miskin.
- Çok bilinen, değersiz, önemsiz
- Smelly.
- Stinking.
- Putrid smelling.
- Fetid.
- Fusty.
- Putrid.
- Rancid.
kokmuş et
- Carrion.