keen on music ne demek?
- Müziksever
müziksever
- Müzik tutkusu olan, müziği seven (kimse).
- Music-loving.
- Keen on music.
- Music lover.
- Musical.
keen on
- Meraklı, düşkün
keen
- Keskin, sivri
- Acı
- Sert, şiddetli, keskin
- Kuvvetli, canlı, yoğun
- Gözü açık, zeki, akıllı
- Şahane
- Ölü peşinden feryat, ağıt
- Ölü peşinden ağlayıp feryat etmek
- Ağıt yakmak, ölenin ardından ağlamak
on
- Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
- Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
- Dokuzdan bir artık.
- Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
- -one.
- Deca-.
- In progress; proceeding; as, a game is on.
- In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
- With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
- Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.
music
- Müzik, musiki
- Ahenk, hava, nağme, makam, nota
- Müzik ilmi
- Orkestra, bando
Türetilmiş Kelimeler (bis)
keen onkeenkeen edgekeen edgedkeen edged knifekeen eyesightkeen frostkeen interestkeen lem yekünkeen mindkeefiyehkeekkeelkeel overkeelageonon a charge of murderon a daily basison a full stomachon a givenon a given dayon a knife edgeon a large scaleon a lineon a major scaleoo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak