kazma ne demek?
- Kazmak işi.
- Toprağı kazıp kaldırma, düzeltme vb. işlerde kullanılan ağaç saplı demir araç
Bu yolun o tarihte bitmesi için ne kadar paraya, ameleye, kazma ve küreğe ihtiyacınız vardır?
F. R. Atay - Kazılarak yapılmış.
- Kaba, görgüsüz (kimse).
- Dışgöçlerin, özellikle akarsu ve buzulların, geçtikleri yerleri aşındırma ve sürükleme yoluyla oyup derinleştirmesi.
Deepening.
Pickaxe.
Pickax.
Pick.
Mattock.
Digger.
Digging.
Excavation.
Pike.
Jerk.
Spud.
Fool.
Idiot.
Excavated.
Pickaxe pickax.
Creusement
kazmak
- Herhangi bir araçla toprağı açmak, oymak.
- Bu yolla çukur, kuyu, yol vb. oluşturmak
- Hakketmek.
Excavate.
Trench.
Cave.
Cave in.
Disinter.
Grub.
Hole.
kazma diş
- Ön dişleri uzun ve dışarı doğru çıkık olan kimse.
kazma dişli
Toothy.