kazm ne demek?
- Kuru şeyler yemek.
kuru
- Suyu, nemi olmayan, yaş ve nemli karşıtı
- Yağış almayan veya üzerinde bitki olmayan.
- Daha sonra kullanılmak için kurutulmuş, taze ve yeşil karşıtı
- Canlılığını yitirmiş (bitki)
- Zayıf, çelimsiz, arık, sıska, kaknem
- Salgısı olmayan.
- Döşenmemiş, çıplak.
- Katıksız, yanında başka şey olmayan (yiyecek).
Drying.
Dried.
kazma
- Kazmak işi.
- Toprağı kazıp kaldırma, düzeltme vb. işlerde kullanılan ağaç saplı demir araç
- Kazılarak yapılmış.
- Kaba, görgüsüz (kimse).
- Dışgöçlerin, özellikle akarsu ve buzulların, geçtikleri yerleri aşındırma ve sürükleme yoluyla oyup derinleştirmesi.
Deepening.
Pickaxe.
Pickax.
Pick.
Mattock.
kazma diş
- Ön dişleri uzun ve dışarı doğru çıkık olan kimse.