katibe ne demek?
Kökeni: Arapça
- Kadın sekreter.
Şu bizim delişmen küçük kâtibe mi?
R. N. Güntekin - Kadın yazman.
- Yazıcı.
- (bkz. katib)
- [katip] clerk, secretary, amanuensis, pencil pusher, quill driver, scribe, typist.
kadın
- Erişkin dişi insan, erkek veya adam karşıtı.
- Analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri olan.
- Evlenmiş kız.
- Bayan
- (mecaz) Hizmetçi bayan.
- Bk. haseki sultan.
- Analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri taşıyan kadın.
- Dişi cinsten erişkin insan.
- Evli ve itibarlı kadın, hanım.
- Eskiden bayan anlamında kullanılan bir san.
katib
- Osmanlı Devleti'nde divanın resmi yazılarını yazan vazifeli.
- Osmanlıca'da yazılışı: kâtib.
- Devlet memuru.
- Usta yazıcı.
- Bir kuruluşta yazı işleriyle vazifeli kimse,
- Yazan, yazıcı, kitabet eden.
katib
- Osmanlı Devleti'nde divanın resmi yazılarını yazan vazifeli.
- Osmanlıca'da yazılışı: kâtib.
- Devlet memuru.
- Usta yazıcı.
- Bir kuruluşta yazı işleriyle vazifeli kimse,
- Yazan, yazıcı, kitabet eden.
katib i adil
- noter