kasıtlı kandırma ne demek?
- Wilful deceit, willful deceit.
kasıtlı
- İsteyerek, bilerek yapılan, maksatlı.
- Intentional.
- Deliberate.
- Intended.
- Purposely.
- Aforethought.
- Designed.
- Felonious.
- Meaning.
- Prepense.
kasıtlı cinayet
- Premeditated murder.
kandırma
- Kandırmak işi.
- Cajolery.
- Inducement.
- Seduction.
- Adult.
- Persuasion.
- Deception.
- Deceiving.
- Convincing.
- Inveiglement.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kasıtlıkasıtlı cinayetkasıtlı küçük düşürücü iftirakasıtlı müphemiyetkasıtlı olarakkasıtlı yangın çıkarmakasıtlı yapılan zararkasıtlı yapmakasıtlılıkkasıtkasıtınkasıkasıakasıbkasıdkasıfkandırmakandırmacakandırmacalı sözkandırmakkandırmamakkandırmaya çalışmakkandırkandıra ağacıkandıra otukandıran kimsekandırarak almakkandı