kasıt ne demek?
- Amaç, istek, maksat.
Benim durumumdan kasıt, günbegün artış kaydeden içki tüketimimdi.
E. Şafak - Öldürme, yaralama veya zarar vermek isteme, kötü niyet.
- Bk. güdem
Intention.
Purpose.
Deliberateness.
Malice aforethought.
Malice prepense.
Intent.
Meaning.
Premeditation.
Thought.
Evil purpose.
Design.
Aforethought.
Animo.
Animus.
Common design.
Designs.
Determination.
güdem
- Yasaya aykırı bir sonucun elde edilmesi için bile bile yapılan ve güdülen bir çaba.
Intention.
Intention
kasıtın
- (A, uzun okunur) Zulmeden ve haktan sapanlar. (Osmanlıca'da yazılışı: kasıtîn)
kasıtlı
- İsteyerek, bilerek yapılan, maksatlı.
Intentional.
Deliberate.
Intended.
Purposely.
Aforethought.
Designed.
Felonious.
Meaning.
Prepense.