kasıla kasıla ne demek?
- Spasmodic.
kasıla kasıla yürümek
- Prance, swagger.
kasılabilen
- Contractible, contractile.
kala
- Kaldığında
- Kale, hisar.
- (Türkçe) Atmaca.
- Güç, zahmetli.
- Buğz, adavet.
- Kumaş. (Osmanlıca'da yazılışı: kâla)
- Kale. Eskiden yapılan büyük merkezlerin ve şehirlerin bulunduğu etrafı duvarlarla çevrili ve düşmanın hücumundan muhafaza edilen yüksek yerlerde inşa edilmiş yapı. (Osmanlıca'da yazılışı: kal'a)
- Persistent data server: a link library providing an engine for applications needing persistence, transactions, crash recovery and rollback, versioning, distribution, and other facilities for which DBMSs are commonly used - /Kala.
- Time.
- FI kala.