karalık ne demek?
- Kara olma durumu.
- Karaya çalan leke.
- Blackness.
- Darkness.
kara
- En koyu renk, siyah, ak, beyaz karşıtı.
- Yeryüzünün denizle örtülü olmayan bölümü, toprak.
- Yüz kızartıcı durum, leke.
- Kötü, uğursuz, sıkıntılı
- Bu renkte olan
- Esmer.
- İftira.
- Kara renk; üzerine düşen bütün ışığı soğuran cisimlerin rengi.
- En koyu renk, siyah.
- Zenci, esmer.
karalıkölçer
- Geçmede karalık ve yansımada karalık ölçmelerine yarayan bir tür ışıkölçer.
- Densitometer.
- Densitometer
- Densitomètre
karalı
- Karası (II) olan.
- Üzeri kalemle karalanmış.
- Having black spots.
- Mixed or spotted with black.