karabas dog ne demek?
- Karabaş
karabaş
- Rahip, keşiş.
- Bir hücreli özel bir asalağın, hindinin karaciğerine yerleşerek yaptığı, büyük ölçüde ölümlere yol açan kümes hastalığı.
- Evlenmemiş, evlenmek istemeyen erkek.
- Ballıbabagillerden, çiçekleri mavi veya menekşe renginde başakçıklar durumunda olan güzel kokulu bir bitki (Lavandula stoechas).
- Çoban köpeği.
- Kışa dayanıklı sert buğday.
- Birgözeli özel bir asalağın hindi karaciğerine yerleşerek meydana getirdiği, büyük ölçüde ölümler doğuran evecen kümes hastalığı.
- Kangal köpeği
- Hiç evlenmemiş erkek, bekar.
- Evlenmeyen rahip.
karabasan
- Sıkıntılı ve korkulu düş, kâbus.
- Bir kimsenin içinde bulunduğu karmakarışık, sıkıntılı ruh durumu
- Korkunç olayları ve bu yüzden güçlü gerilim ve bunalımları kapsayan düş.
- Sıkıntılı ve korkunç rüya.
- Nightmare.
- Heaviness.
- Incubus.
karabasanlaşmak
- Karabasan durumunu almak.
dog
- Köpek
- (--ged, --ging) (bir isteğin üstüne düşerek) (birini) rahat bırakmamak. (kötü bir şey) peşini bırakmamak
- It
- Izlemek, takip etmek; yakasını kurtaramamak
- Kurt, tilki ve çakal gibi hayvan
- Bu hayvanların erkeği
- Herif, adam
- Değersiz ve kötü olan herhangi bir şey
- Kütükleri tutmak veya kaldırmak için kullanılan demir alet
- Çirkin ve sıkıcı kadın
Türetilmiş Kelimeler (bis)
karabasankarabasanlaşmakkarabacakkarabakalkarabaldırkarabalıkkaraballıkkarakara adamıkara afrikakara ağaçkakankara ağızlıkarkar zarar cetvelikar adamkar aktarımıkar amacı gütmeyendogdog biscuitdog cheapdog collardog daysdog does not eat dogdog eardog eareddog eared bookdog eat dogdodo a bunkdo a dancedo a disservicedo a double take