karşıt bakışım ne demek?
- Özdeğin türlü niteliklerinden yainız birinin bakışımsız olması.
karşıt
- Nitelik ve durumları birbirine büsbütün aykırı olan, zıt, kontrast.
- Birbirlerinin biçimsel (çelişik) olarak değil, içerikçe karşısına konmuş (kavramlar). (Ör. Ak-kara, doğru-yanlışkarşıt kavramlardır; oysa ak'ın çelişiği ak-olmayan'dır.)
- Öznesi ve yüklemi aynı olan, ama biri olumlu öteki olumsuz olan iki tümel önermenin birbiri karşısındaki durumu. (Ör. "Bütün insanlar ölümlüdür." "Hiç bir insan ölümlü değildir." Olumsuzluk yüklemin içinde de dile getirilebilir: "Bütün insanlar ölümsüzdür." gibi.)
- Contradictory.
- Adverse.
- Reciprocal.
- Antipathetic.
- Antipathetical.
- Antithetic.
- Antithetical.
karşıt akıntı
- Çok kez boğazlarda görülen birbirine ters yönde biri üstte, öteki altta iki akıntının birbirine göre durumu.
- Counter current.
- Contre courant
bakışım
- İki veya daha çok şey arasında konum, biçim ve belirli bir eksene göre ölçü uygunluğu.
- Eksen olarak alınan bir doğrudan, benzer noktaları karşılıklı olarak aynı uzaklıkta bulunan iki benzer parçanın birbirine göre olan durumu, tenazur, simetri.
- Bir biçimin, bir nesnenin parçaları arasında, bir noktaya, bir çizgiye ya da bir düzleme göre tam karşılıklı olma durumu. Bir nesne ile düz ayna görüntüsübakışımlıdır.
- (Yun. syn: ile; metron: ölçü) Benzer yarımlara bölünebilme durumu; bir eksenin iki yanının yapı ve biçim benzerliği. Simetri.
- Benzer yarımlara bölünebilme hali, bir eksenin iki bölgesinin yapı ve biçim benzerliği, simetri.
- Symmetry.
- Symmetrie
- Symmetrie, Spiegelgleichheit
- Symétrie
Türetilmiş Kelimeler (bis)
karşıtkarşıt akıntıkarşıt alt üşekkarşıt amaçlarkarşıt anlamlıkarşıt anlamlı sözcükkarşıt anlamlılarkarşıt anlamlılıkkarşıt aristotelesçi tiyatrokarşıt basınçlarkarşıkarşı satınalım anlaşmalarıkarşı açıkarşı açı çekimikarşı ağırlıkbakışımbakışım düşüklüğübakışım düzlemibakışım eksenibakışım özeğibakışım sayılarıbakışım varsayımıbakışımlamabakışımlıbakışımlı bağıntıbakışıkbakışık ayrımbakışık dekorbakışık düzenbakışıklık