kapkara ne demek?
- Her yanı kara
Dağlar kül rengi bir aydınlığın içinde kapkara yükseliyorlardı.
T. Buğra - Kömür gibi kara, simsiyah
- Pitch-dark.
- Pitch-black.
- Jet black.
- As dark as pitch.
- Pitch black.
her
- Teklik isimlere tamlayan görevinde getirilerek birer birer olarak, "...-in hepsi" anlamını veren söz
- Bütün, hep, tamamen.
- Şiddet.
- Each.
- Whatever.
- Whoever.
- High Efficiency Red.
- Adv: here 32.
- Every.
- The form of the objective and the possessive case of the personal pronoun she; as, I saw her with her purse out.
kapkaranlık
- Çok karanlık
- Completely dark.
kapkaç
- Kapıp kaçmak yoluyla yapılan bir çeşit hırsızlık.
- Purse-snatching.
- Stealing by snatching.