her ne demek?
- Teklik isimlere tamlayan görevinde getirilerek birer birer olarak, "...-in hepsi" anlamını veren söz
Bir hafta, her gece çalışmak suretiyle hikâyesini bitirdi.
H. E. Adıvar - Bütün, hep, tamamen.
- Şiddet.
- Each.
- Whatever.
- Whoever.
- High Efficiency Red.
- Adv: here 32.
- Every.
- The form of the objective and the possessive case of the personal pronoun she; as, I saw her with her purse out.
- Of them; their.
- Onu, ona, onun, o, kendisi, kendine
- Dişil onun, ona, onu.
her 5 saniye
- Every 5 seconds
her ağacın meyvesi olmaz
- Dıştan başarılı, üretken gibi görülen herkes gerçekte öyle olmayabilir.