kapana kıstırmak ne demek?
- Hile ile yakalamak
İçindekiler kendilerini ayaklarıyla bir kapana kıstırmışlardır.
Reşat Nuri Güntekin - Set a snare for smb.
hile
- Birini aldatmak, yanıltmak için yapılan düzen, dolap, oyun, desise, entrika
- Çıkar sağlamak için bir şeye değersiz bir şey katma.
- Olağan çevirim uygulayımlarıyla gerçekleştirilmesi güç, pahalı, tehlikeli, zaman alıcı ya da olanaksız bulunan işlemlerin, optik, mekanik, kimyasal bazı özelliklerden yararlanılarak yapılanı; bu yolla elde edilen olağandışı, olağanüstü sonuçlar. TV
- Sinemadakine benzer sonuçların televizyonda elektronik yöntemlerle elde edileni.
- Bir çıkar nedeniyle hayvanın kusurlarını gizlemek veya daha iyi nitelikte göstermek için yapılan işlemler.
- Sed. Hail.
- To hide.
- See Hele.
- Same as Hilum.
- Trick, wile, cheating, stratagem, fraud.
kapana kısılma etkisi
- Ücretlerin düşük ve işlendirme koşullarının istikrarsız olduğu ikincil emek piyasasında çalışanların kötü iş koşullarını benimseyerek becerilerini geliştirme konusunda çaba harcamayacaklarını ve bu piyasada kalacaklarını ileri süren yaklaşım.
- Entrapment effects.
kapana düşmek
- Içinden çıkılmaz bir duruma düşmek, ele geçmek.
kıstırmak
- İki şey arasında bırakarak sıkıştırmak.
- Kaçamayacak bir duruma getirmek.
- Corner.
- Pinch.
- To squeeze.
- To pinch.
- To corner.
- To have sb turn down or diminish the flow or volume of sth.
- To get caught or entangled in (a place.
- Trap.