kaimen ne demek?
- Ayakta durarak. Yıkılmamış.
ayakta
- Ayağa kalkmış durumda
- Telaşlı, heyecanlı bir biçimde.
- Vücudun, ayaklar üzerinde dayalı ve devinime hazır olduğu başlama duruşu.
- Afoot.
- Standing.
- On one's legs.
- On foot.
- Station debout ou pédestre
kaime
- Buyruk, resmî kâğıt, ferman.
- Kağıt para, kağıt lira, kayme.
- Osmanlı İmparatorluğu'nda ilk kez 1839 yılında altın karşılığı olarak çıkarılan kağıt para.
- Türklerde kağıt para manasına gelmektedir.
- Uzun bir kağıda yazılan ferman.
kaime enflasyonu
- Osmanlı İmparatorluğu'nda Abdülaziz döneminde altın karşılılığı olmamasına karşın çıkarılan kaime sunumunun önemli ölçüde artması sonucu oluşan enflasyon.