kadem ne demek?
Kökeni: Arapça
- Metrenin üçte biri kadar olan uzunluk.
- Yarım arşın uzunluğunda eski bir ölçü.
- Oniki parmak uzunluğu, yarım arşın.
- Yarım arşın uzunluğunda bir ölçek.
- Ayak, adım.
- Uğur.
- Bk. ayak
- Adım.
- Fut.
- Foot; adym ayak, adym; foot fut; good luck.
ayak
- Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü.
- Bacak.
- Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri.
- Vücudun belden aşağı bölümü.
- Yürüyüşün ağırlık veya çabukluk derecesi.
- Basamak.
- Fut.
- Futun küpü alınarak hesaplanan değer.
- Bk. üçayak
- (Türkiye'de) Bir ya da daha çok yapımcının, dağıtımcının yalnız kendi filmlerini oynatmak amacıyla bir mevsim boyunca kapattığı sinema ya da sinemalar topluluğu.
kadem basmak
- Azmetmek.
- Ayak diremek.
- İnat ve ısrar etmek.
kadembus
- Ayak öpen. (Osmanlıca'da yazılışı: kadem-bus)