kısılmak ne demek?
- Hacmi, niceliği azalmak
- Hafifçe kapanmak
Nablusluların rengi, asılmış adamların rengine döndü, dudakları kısıldı.
F. R. Atay - Kaçıp kurtulma yolu kalmamak.
- Göz kapağı hafifçe kapanmak.
- To be reduced.
- To be lessened.
- To get hoarse.
- To be turned down.
- To be dimmed.
- To be caught to be narrowed.
- To be slitted.
- Fade.
kısılma
- Kısılmak işi.
- Kalbin, içindeki kanı damarlara vermek için açılıp kapanması.
- Becoming hoarse.
- Reduction.
- Lessening.
- Contraction.
- Heart contraction.
- Curtailment.
kısılabilen
- Contractible, contractile.