kırıkçı ne demek?
- Kırık kemikleri ve çıkıkları tedavi eden kimse, sınıkçı, çıkıkçı.
- Bonesetter.
kırıkçılık
- Kırıkçının işi.
- Bonesetting.
kırık
- Kırılmış olan
- Melez.
- Tam nota göre düşük olan (not).
- Kırılmış bir şeyden ayrılan parça.
- Kemiğin bir etki ile kırılması.
- Bir şeyin kırılan yeri.
- Kırıntı.
- Tavla oyununda oyun dışı bırakılan pul.
- Kadının veya erkeğin yasalara ve törelere aykırı olarak ilişki kurduğu erkek veya kadın.
- Fay.