kıpırdanma ne demek?

  1. Kıpırdanmak işi veya durumu

    Kaymakam, boynunda havlu, kapı önüne çıkınca kadının gövdesinde hafif bir kıpırdanma oldu.

    A. Ağaoğlu
  2. (en)Wiggle.
  3. (en)Wriggle.

kıpırdanmak

  1. Kıpırdamak.
  2. (en)To move slightly.
  3. (en)To stir.
  4. (en)Fidget.

kıpırdanmamak

  1. (en)(neg. form of kıpırdanmak) move, toss, shuffle, wriggle.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

kıpırdanmakkıpırdanmamakkıpırdanıp durmakkıpırdakkıpırdak kimsekıpırdaklıkkıpırdamakıpırdamak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın