küstahlık etmek ne demek?
- Küstahça davranışlarda bulunmak.
Küstahlık edip kendisini aşağıladığı için ondan nefret edeceği yerde, onu seviyordu.
İ. O. Anar - Behave insolently, cheek, get fresh with smb.
küstahça
- Küstah, saygısız.
- Küstah, saygısız bir biçimde.
- Impudently.
- Insolently.
- Cheekily.
- Arrogantly.
- Forwardly.
- With a high hand.
- Presumptiously.
küstahlık
- Küstah olma durumu veya küstahça davranış
- Arrogance.
- Audacity.
- Brass.
- Cheek.
- Effrontery.
- Gall.
- Impudence.
- Nerve.
- Presumption.
küstahlığında bulunmak
- Have the cheek.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.